09.00-17.00, Pazartesi günleri kapalı.

Zeytin’in Mitolojideki Hikayesi

Zeytin ağaçlarının önemi en az insanlık tarihi kadar eskilere dayanmaktadır. Zeytin ağaçları tüm kültürlerde barışı, zaferi ve başarıyı simgeler ve özellikle Akdeniz kültür tarihi ile bağlantılıdır.

İlk evcilleştirilen ve aşılanan Akdeniz ağaçlarından biri olan zeytin ağacının bir diğer adı da Ölümsüz Ağaçtır. Varlığıyla canlılara ev olmuş, onlara hayat vermiştir. 

Zeytinin_Mitolojideki_Hikayesi

Zeytin ağacının insanlık tarihindeki yerini anlamak için zamanda oldukça geriye gitmemiz gerekiyor. Paleojen dönemin son evresi olan Oligosen döneme (günümüzden yaklaşık 20-40 milyon yıl öncesi) ait tabakalarda günümüz İtalya’sında ele geçen fosil kalıntıları, Doğu Akdeniz havzasına yerli olduğu düşünülen bir ürün olan zeytin ağacının varlığını gösteriyor. Bu bölgedeki ekili ve yabani zeytin ağaçlarının DNA‘ları üzerine yapılan bilimsel araştırmalar zeytin ağacının 6000 ila 8000 yıl önce günümüz Türkiye ve Suriye topraklarında evcilleştirildiğini gösteriyor. Bu kıymetli ağaç, Akdeniz ekonomilerinin ticari yolları ile bütün Akdeniz dünyasına yayılmış. 

Mitolojik Hikayelerin Önemi

Bitkilerin tarih öncesinden günümüze birçok mitolojik masalda sıklıkla yer aldığını göreceksiniz. Bitkiler, tanrıların insanlara en değerli armağanı olarak görülüyordu; Güncel olaylarla özdeşleşmiş, bitkilere farklı hikâyeler ve anlamlar verilmiştir. Bu olayların incelenmesinde ve araştırılmasında  mitolojik masallar önemli bir yer tutmaktadır.

Antik Yunan ve Roma’da Zeytin

Hellen kültüründe zeytin ağacının önemli bir yeri vardı. Antik Yunan ve Roma geleneklerinde cenaze törenlerinde ve dini törenlerde zeytinyağı kullanılırdı. Ölümden sonraki yaşama hazırlıklar sırasında ölünün bedeni zeytinyağı ve diğer kokulu yağlarla yıkanırdı. Zeytin ağacı, kentin bünyesinde kutsal kabul edilir ve bu ağaçlara zarar vermenin ağır cezaları olurdu. 

POLIASŞehrin Tanrıçası Athena ve Zeytin Ağacı

Hellen mitolijisindeki kuruluş hikayelerinden birinde Atina henüz ismini almadan önce kurucusu ve ilk kralı olan Kekrops, şehrin koruyucu tanrı ve tanrıçaya ihtiyacı olduğunu düşünür.

Efsaneye göre bu amaçla yarışa giren tanrı Poseidon, devasa tridentiyle yeryüzüne vurur ve şehrin sakinleri için ışık saçan bir ırmak yaratmak için suyun gücünü kullanır.

Ancak Atinalılar suya yaklaştıklarında bunun içilmez deniz suyu olduğunu görürler.

Bilgelik, savaş ve zanaatin tanrıçası Athena, vatandaşlara bir zeytin ağacı vermeye karar verir. Bu hediye yiyecek, yakacak ve barınak ihtiyacını gidermekte önemli bir yere sahip olacaktır. Kekrops ve Atinalılar bu nedenle Athena‘nın hediyesini kabul ederler ve şehir adını tanrıçadan alır.

Yanıtla
Whatsapp Destek
Merhaba.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?